Anayasa Mahkemesi’nin(AYM)imam nikahı kıymak için önce resmi nikah şartını kaldırması kadın örgütlerini kızdırdı. Kadın örgütlerinin başkanları, laikliğe karşı dini kuralların öne çıktığı süreçte Anayasa Mahkemesi’nin kararının kaygı verici olduğunu belirterek, “Türkiye şeriat ülkesi mi oluyor?” dediler..
ÇOCUK GELİNLERİN SAYISI ARTACAK
Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu Başkanı Avukat Feden Şengün, “Kadınlar ve çocukların aleyhine olacak. Hukuki anlamda kaos yaşanacak” dedi. Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı Ayla Yüksel, “Erken evliliğin, çocuk gelinlerin sayısı artıracak bir karar. Çocukların eğitim hakkı elinden alınacak” diye konuştu. Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği Başkanı Nigar Duru, “Kadınları güçsüzleştiren, ekonomik kazanımı engellemeyi amaçlayan bir karar. Biz laiklik dedikçe , dini kuralları yerine getirmeyen bir iktidarla karşı karşıyayız” dedi..
Anayasa Mahkemesi’nin(AYM)imam nikahı kıymak için önce resmi nikah şartını kaldırması kadın örgütlerini kızdırdı. Kadın örgütlerinin başkanları, laikliğe karşı dini kuralların öne çıktığı süreçte Anayasa Mahkemesi’nin kararının kaygı verici olduğunu belirterek, “Türkiye şeriat ülkesi mi oluyor?” dediler..
Anayasa Mahkemesi’nin çiftlerde imam nikâhı kıymak için resmi nikâh şartını kaldırılması kararına Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu ve kadın dernekleri tepki gösterdi. Cumhuriyet KadınlarI Derneği Antalya Şube Başkanı Nilüfer Deveci, “Resmi nikâh medeni kanunda esastır. Devletin bize verdiği haklar ve kazandığımız medeni yasalarda ki yerimizden vazgeçemeyiz. Ülkemiz şeriat devletine doğru götürülmeye çalışılıyor. Cumhuriyetin temelleri ile oynanıyor” dedi. Bu karar ile ileri ki dönemlerde resmi nikâha bile gerek görülmeyeceğine dikkat çeken Deveci, kadının toplumda ikinci sınıf vatandaş olarak saymaya yönelik bir sistem devam ettiğini ve bu konuda gerekli mücadeleye devam edip gerekli başvuruların yapılacağını kaydetti.
LAİKLİĞE KARŞI DİNİ KURALLAR
Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği Antalya Şube Başkanı Nigar Duru ise, Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararın kadınları güçsüzleştiren ve ekonomik yönden kazanım sağlamasını engelleyen bir karar olduğunu savundu. Nigar Duru, “Biz laiklik dedikçe dini kuralları yerine getirmeyen bir iktidar ile karşı karşıyayız. Kadınların resmi nikâh sayesinde sahip olduğu belli haklar bu karar ile ellerinden alınıyor. İnsanların dini görüşlerini insani görüşlerinden daha üstün tutuluyor. Bu durum aile birliğini temelden sarsacak durumlara yol açabilir. Toplum açısından çok büyük bir darbe” dedi.
ERKEN EVLİLİKLERİN ÖNÜNÜ AÇACAK
Kadınların özgür yaşamlarının elinden alındığını öne süren Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Antalya Şube Başkanı Ayla Yüksel, bu karara şiddetle karşı olduklarını ve bu durumun çocuk gelinlerin sayısını arttıracağını söyledi. Erken evliliklerin önünü açan bu kararın çocuk yaştaki evlilikleri meşrulaştırmak adına alınmış yanlış bir karar olduğuna dikkat çeken Yüksel, “Küçük yaşta kız veya erkek çocuklarının eğitim, hukuksal, sosyal ve sağlık haklarını ellerinden alarak çocukları erkenden evliliğe teşvik etmenin yanlış olduğunu biz zaten yıllardır savunuyoruz. Özellikle çocukların eğitim haklarını ellerinden alıyorlar. Cahil toplum yaratmak adına yapılan çok eksik çok yanlış çok çirkin bir karar bu” şeklinde konuştu.
Türk toplumunda aile birlik ve beraberliğinin önemine değinen Yüksel, “Aile birlik ve beraberliğinin yanı sıra çocuğa zarar veriyor. Resmi nikâh olabilmesi için kızlarında erkeklerinde belli bir yaşı geçmesi lazım ancak aile izni ile nikâh kıyılabiliyor. Dini nikâhı resmi nikâhın yerine getiriyor ve çocukların bütün haklarını ellerinden alıyor. İnsanları evlilik kıskacı içinde sosyal hayattan kopartılması için alınan kararlar bunlar. Ayrıca bu durum zaten ülkemizde var olan çok eşliliğin artmasına da sebep olacak” dedi.
HUKUKİ KAOS YAŞANACAK
Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu’ndan gelen açıklamada ise alınan kararın çocuk evliliklerin önünü açarak çok tehlikeli bir durum olduğu belirtildi. Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu Başkanı Feden Şengün, kadınların ve çocukların aleyhine olan bu kararın nafaka ve miras konusunda sıkıntılar doğuracağını ifade ederek, “Hukuki anlamda büyük bir kaos yaşanacak. Antalya Barosu Kadın Hakları Kurulu’nun yanı sıra Çocuk Hakları Kurulu ve İnsan Hakları Kurulunu da ilgilendiren bir durum” dedi.
