‘Uçaktan seyreden değil, uçak yollayan lider lazım!’
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı ve PM Üyesi Aylin Nazlıaka, CHP Antalya İl Başkanlığı’nda 1 Ağustos Pazar günü saat 12.00’de, Manavgat gündemli bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Başkan Aylin Nazlıaka, “Bizim ciğerimiz yanarken ormanlık arazide yapılaşma yetkisi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verildi. Erdoğan, orman arazilerinin “Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri” adı altında turizm yatırımcılarına açılmasına yol verdi. Ayrıca tarım ve hayvancılığın içinde bulunduğu mera, otlak, yayla gibi alanlar da turizm tesisine dönüştürülebilecek. Koyun can derdinde, kasap et derdinde!” dedi.
Gerçekleştirilen basın açıklamasına, Kadın Kolları MYK Üyesi Bahar Önal, CHP Kadın Kolları Antalya İl Başkanı Nilüfer Deveci, Kadın Kolları İlçe Başkanları ile il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda partili katıldı.
“TÜM YURTTAŞLARIMIZA GEÇMİŞ OLSUN”
Sözlerine Manavgat orman yangınında yaşamını yitiren Yaşar Cinbaş ve Erol Tovka’ya Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve dayanma gücü, tedavisi devam eden orman emekçilerine de acil şifalar dileyerek başlayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, “Yangına su taşırken yaşamını kaybeden 30 yaşındaki partilimiz Yusuf Demirli’ye de Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Ülkemizin dört bir yanında yaşanan orman yangınları için tüm yurttaşlarımıza geçmiş olsun demek istiyorum. Türkiye’nin her köşesinden hayatını ortaya koyarak yangınlarla mücadele eden tüm emekçilere şükranlarımı sunuyorum” dedi.
“20 BİN HEKTAR ALAN KÜLE DÖNDÜ”
Başkan Aylin Nazlıaka konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Bugün beşinci gününde olan ve hala devam eden yangının yaşandığı Manavgat ilçesi, Taşağıl ve Serik bölgesi ile birlikte Türkiye’nin yangına duyarlılık açısından şüphesiz en tehlikeli bölgesidir. Zira bu bölgede 2008 yılında ülke tarihinin belki de en büyük orman yangını gerçekleşmiş ve 16 bin 500 hektarı orman olmak üzere toplam 20 bin hektar alan adeta küle dönmüştür.
Ülkemizin orman yangınlarına böylesine hassas bir bölgesinde, neden bu kadar tedbirsiz yakalandık? Yetkililere bu soruyu sormak durumundayız.”
“MAHALLELERİN YARISI YANGINDAN ETKİLENMİŞ”
“Kadın Kolları MYK Üyemiz, Kadın Kolları İl Başkanımız, Manavgat İlçe Başkanımız ve kadın örgütlerimizle ile Manavgat’ta yangından zarar görmüş olan vatandaşlarımızı ziyaret ettik. Manavgat’ın toplam 106 mahallesi var. Bunlardan 48’i yani nerdeyse yarısı yangından etkilenmiş, 22 köyün ise ne yazık ki tamamı yanmış durumda. Vatandaşlarımızın dumandan ve yardım çağlıkları atmaktan sesleri kısılmış, bölgede halen yangın riski olması nedeniyle sabaha kadar uyumadan nöbet tuttukları için gözleri kan çanağına dönmüştü. Elektrikleri kesik olmasına rağmen yangından o kadar korkmuşlardı ki, mum yakmaya bile çekiniyorlardı. Belediyemiz bugün o köylülere talep ettikleri ışıldakları yollayacak. Vatandaşlarımızın tüm ülkeye şöyle bir mesajı var; “gönderilen yardımlardan ve gösterilen dayanışmadan dolayı çok teşekkür ederiz. Tek yürek olmamız acımızı azalttı. Şu anda gelen gıda yardımı yeterli noktada. Beyaz eşya, koltuk, kanepe, yatak, döşek gibi ihtiyaçlarımız var.”
“EKONOMİK KAYIPLAR DEVLET TARAFINDAN KARŞILANMALIDIR”
“Yaylaalan’da ve Sırtköy’de yaptığımız görüşmelerde, köylülerin en büyük geçim kaynağı olan defne ağaçlarının tamamen yandığını, bu nedenle köylülerin defne üretiminden elde edeceği kazancın yok olduğunu öğrendik. Vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermek için yangından zarar gören yerlerin bir an önce afet bölgesi olarak ilan edilmesi gerekmektedir. Köylülerin ekonomik kayıpları da bir an önce devlet tarafından karşılanmalıdır.”
“TAŞ OCAĞI YAPILACAĞI SÖYLENTİLERİ DOLAŞIYOR”
“Daha önce Sırtköy’de köylülerin defne ağaçlarının bulunduğu bölgede taş ocağı yapmak istemişler. Köylüler bunu engellemiş, şimdi yeniden taş ocağı yapılacağı söylentileri dolaşıyor. Bizler bu sürecin de yakın takipçisi olacağız.”
“BIRAKIN YARALARI SARALIM”
Başkan Aylin Nazlıaka, “CHP’li Manavgat Belediye Başkanımız Şükrü Sözen ile de bölgeyi ziyaretimiz sırasında görüştük. Bize yaşananları anlatırken gözyaşlarına hakim olamadı” diyerek, “Belediyemiz harıl harıl çalışıyor, ancak siyasi iktidar tarafından duyarlı vatandaşlarımızın maddi yardım yapma isteğinin önü kesiliyor. Oysaki Belediyelerimiz de devletin bir parçası. Bırakın halkçı Belediyelerimizle yaralarımızı hızla saralım. Ülkemizin yanan bölgeleri uçaktan seyreden değil, yangına uçak yollayan bir liderliğe ihtiyacı var! Ülkemizin halkın üzerine çay fırlatan değil, halkın derdini dert edinen liderliğe ihtiyacı var. Ülkemizin saraylara değil, halkımızın nefes alabileceği ormanlara ihtiyacı var” şeklinde konuştu.
“KOYUN CAN DERDİNDE, KASAP ET DERDİNDE!”
“Halktan duyduğumuza göre; Bakanlık tarafında koordinasyon eksikliği yaşanıyor” diyen Başkan Nazlıaka, “Bu da yetmezmiş gibi; orman yangınlarının başladığı 28 Temmuz tarihinde Resmi Gazete’de Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla, 7334 sayılı “Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” yayımlandı. Bizim ciğerimiz yanarken ormanlık arazide yapılaşma yetkisi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verildi. Erdoğan, orman arazilerinin “Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri” adı altında turizm yatırımcılarına açılmasına yol verdi. Kanuna göre, orman arazileri “Kültür ve Turizm Gelişme Bölgeleri Dışında Kalsa Bile”, kamu yararı kapsamına alınarak turizm yatırımcılarına açılabilecek.
Bu durumda sadece Turizm ve Orman Bakanlığı tasarrufundaki alanlar değil, konumu otel veya turizm tesisi kurmaya uygun olan Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Adalet Bakanlığı’na kadarki alanların tasarrufu da Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verilecek. Ayrıca tarım ve hayvancılığın içinde bulunduğu mera, otlak, yayla gibi alanlar da turizm tesisine dönüştürülebilecek. Koyun can derdinde, kasap et derdinde!” ifadelerini kullandı.
“ANAYASAMIZA AYKIRI”
“Bu kanun Anayasamızın 169. maddesine açık bir şekilde aykırıdır” diyen Başkan Nazlıaka, “Anayasa’ya göre, orman alanları asla daraltılamaz! Yanan alanlar anayasamıza göre derhal ağaçlandırılmak suretiyle orman alanına dönüştürülmelidir. Genel Başkanımızın da dediği gibi; her yer yanıp kül olurken onların tek derdi dağı taşı betonlaştırmak ama biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak buna asla izin vermeyeceğiz!” dedi.
“AKP KÖYLÜNÜN ORMANLA BAĞINI KOPARMIŞTIR”
“AKP 19 yıldır uyguladığı politikalarla orman köylüsünün orman ile olan bağını koparmıştır” diyen Nazlıaka “Geçmişte orman üretimini yapan orman köylüsü dikili satış uygulamasıyla bundan mahrum bırakılmış ve orman köylüsüyle orman idaresinin ilişkisi bir anlamda kesmiştir. Bu durum orman köylüsünün orman yangınlarını söndürme konusundaki etkinliğini önemli düzeyde azaltmıştır. Yangının bu denli büyümesinde yangın söndürme uçaklarımızın yeterli sayıda olmamasının yanında orman köylüsünün orman idaresiyle bağının kopartılması da azımsanmayacak ölçüde etkilidir” şeklinde konuştu.
“YAKIN TAKİPTE OLACAĞIZ”
Nazlıaka sözlerine “Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak, yangında büyük zarar gören yurttaşlarımızın hep yanında olacağımızı, onlara gereken her türlü yardımın ulaştırılması konusunda elimizden gelenin en iyisini yapacağımızı, yanan orman alanlarımızın herhangi bir yandaşa peşkeş çekilmeden orman ekosistemine dönüşmesi için yakın takipte olacağımızı ilgililere buradan duyurmak istiyoruz” cümleleriyle son verdi.